ÇOCUK KULAK HASTALIKLARI VE AMELİYATLARI
Çocuklarda kulak muayenesi otoskop, mikroskop ve endoskop ile yapılabilir, aynı anda uyumlu olan çocuklarda dış kulak yolundaki buşon ve yabancı cisimler çıkarılabilir.
KULAK ANATOMİSİ
Kulak 3 kısımdan oluşur.
1.Kulak kepçesi ve dış kulak yolu; kulak kepçesi, sesin dış kulak yoluna yöneltilmesini sağlar.
Dış kulak yolu 2,5 cm uzunluğunda, dış 1/3 ü kıkırdak, iç 2/3 ü kemikten oluşur.
2. Orta kulak; kulak zarı, orta kulak boşluğu ve östaki borusundan oluşur. Kulak zarı yaklaşık 1 cm çapındadır. Orta kulak boşluğunda örs, çekiç ve üzengi kemikleri bulunur. Östaki borusu, orta kulak geniz arasında 3.5 cm uzunluğunda, orta kulağın havalanmasını sağlar.
3. İç kulak; işitme ve denge organından oluşur.
ÇOCUKLARDA ORTA KULAK İLTİHAPLARI
Orta kulak iltihabı: kulak zarı arkasındaki boşluğun bakteri veya virüs tarafından oluşan kulak hastalığıdır. Çocukluk yaş gurubunda sık görülür, bir veya iki kulağı tutabilir. Kış aylarında nezle, grip ve sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarına bağlı her çocuk yılda 1-2 kez orta kulak iltihabı geçirebilir. İlaç tedavisi ile genelde düzelir. Sık tekrarlayan orta kulak iltihaplarında geniz eti düşünülmelidir.
Kulak iltihabının belirtileri: kulakta ağrı, dolgunluk, tıkanıklık, ateş, küçük çocuklarda ve bebeklerde huzursuzluk olur. Kulak iltihabı tedavi edilmezse kronikleşme (müzminleşme) olur, tedavisi uzun ve zordur.
Muayene bulguları: erken dönemde kulak zarında kızarıklık, bombeleşme olurken, geç dönmede kulak zarında delik, pis kokulu akıntı olur.
Tedavi: akut orta kulak iltihaplarının tedavisi antibiyotiktir, ilaç tedavisi ile otitis media genelde iyileşir. İlaç tedavisine cevap alınamayan kulak zarının ileri derecede bombe olduğu ve kendiliğinden delinme olasılığının bulunduğu durumlarda, miringotomi (kulak zarını delme) adı verilen bir müdahale yapılabilir. Bu uygulama ile kulak zarına küçük bir çizik atılarak iltihabın boşalması ve böylelikle ağrının azalması sağlanır. Orta kulak iltihapları tedavi edilmediği takdirde bazı komplikasyonlar (yüz felci, akut mastoidit, menenjit, beyin apsesi) görülebilir.
KULAK ZARINA VENTİLASYON TÜPÜ TAKILMASI
Kronik seröz otit media: orta kulak boşluğunda sıvı toplanması ile karekterize müzmin bir hastalıktır, daha çok çocukluk çağında görülür. Bu hastalarda kulak ağrısı, kulakta akıntı ve ateş görülmez, sinsi bir şekilde işitme kaybı olur, erken dönemde fark edilemez. Orta kulakta sıvı birikimi, akut orta kulak iltihabı sonrası olabileceği gibi, geniz kulak arasındaki boruyu (östaki borusu) tıkayan, adenoid (geniz eti) hipertrofisi, allerji, yüksek basınç farkı, nazofarenks (geniz) kanseri gibi hastalıklar orta kulakta sıvı birikimine neden olabilir. Kulaktaki sıvı genellikle 3 ay içerisinde kendiliğinden yok olur. Ancak hastaların %10-20 sinde sıvı kalıcı olabilir, kulak zarında çökme başlar, zamanla kulak zarı orta kulak duvarına yapışır hale gelir.
Kronik seröz otit medianın tedavisi ameliyattır, lokal veya genel anestezi altında kulak zarına ventilasyon (havalandırma) tüpü takılır, aynı anda geniz eti varsa temizlenir.
Kulak iyileştiğinde tüp 6-18 ay içerisinde %99 u kendiliğinden çıkar, kalan % 1, iki yıl boyunca çıkmazsa hekim tarafından çıkarılır. Zardaki kesi tüp çıktıktan sonra birkaç hafta içerisinde kapanır. Hastaların %1 den az bir kısmında zardaki delik kapanmayabilir. Bu durumda cerrahi olarak kapatılması gerekir.
Yenidoğan işitme tarama testi; 24–48 saatlikken oto akustik emisyon (OAE) tarama testi ile işitmenin kontrolü yapılır, olumlu yanıt alınamayan bebeklerde 1. ayda tekrar OAE tarama testi yapılır, olumlu yanıt alınamayan bebeklerde 2. ayda tekrar OAE tarama testi yapılır. İkinci aydaki testten de olumlu cevap alınamıyorsa, timpanogram, beyin sapı odyometrisi (ABR), transient evoked oto akustik emisyon (TEOAE) testi yapılır, işitme kaybı varsa tespit edilip, en geç 6 aylıkken cihaz uygulamasına başlanmalıdır.
ÇOCUKLARDA BADEMCİK İLTİHABI (TONSİLLİT)
Bademcikler boğazın her iki tarafında yerleşmiş lenfoid dokulardır, vücudun savunma sisteminde yer alırlar. Bademciklerin iltihabına tonsillit denir ve çocukluk döneminde sık görülür. Bademcik iltihabında şiddetli boğaz ağrısı, ateş, yutma güçlüğü, halsizlik, terleme ve titreme olur. Bazen boyundaki lenf bezlerinde ağrılı şişmeler olur.
Bademcik iltihabının nedeni genelde virüslerdir, %30 unda etken bakterilerdir, en sık A gurubu beta hemolitik streptokoklardır.
Hastalığın tanısı klinik muayeneyle konur, gerektiğinde boğaz kültürü yapılır, tedavisi ilaçtır. Tedavi edilmez ise erken dönemde peritonsiler abse, derin boyun enfeksiyonu ve septisemiye yol açabilir, geç dönemde etken beta hemolitik streptokok ise akut romatizmal ateş, romatizmal kalp hastalığı ve glomerulonefrite neden olabilir.
BADEMCİK AMELİYATI (TONSİLLEKTOMİ)
Bademcik ameliyatı endikasyonları; bademcikler, bir yılda beşten fazla iltihaplanıyorsa veya iki yıldır var yılda üçten fazla sayıda iltihaplanıyorsa, peritonsiller apse geçirmişse, tonsillerin çok büyük olmasına bağlı nefes alma ve beslenme sorunu yaşıyorsa, ağız kokusuna yol açan bademciklerde taş (magma) oluşuyorsa ameliyat gerekir.
Bademcik ameliyatı genelde bademciklerin tamamının alınması şeklinde yapılır, buda klasik diseksiyon ameliyatı veya plazma kinetik denilen yöntem ile yapılır. Bademciklerin küçültülmesi ameliyatı, parsiyel tonsillektomi (bademciklerin yarısının alınması) yada radyofrekans ile küçültülmesi yapılabilir.
GENİZ ETİ AMELİYATI (ADENOİDEKTOMİ)
Adenoid (geniz eti); burunun arkasında genizde bulunan kapsülsüz lenfoid dokudur. Geniz etini burundan ya da ağızdan direkt bakarak görmek mümkün değildir. Burun içerisinden endoskop ile girerek geniz eti görülebilir veya yumuşak doku dansitesinde çekilen röntgen ile tanı konabilir. Geniz eti enfeksiyonlara bağlı olarak genellikle 1 yaştan sonra büyümeye başlar ve 10 yaşından sonra küçülür, bazı çocuklarda doğuştan büyük olabilir.
Uykuda daha belirgin olmak üzere burun tıkanıklığı, ağız açık uyuma, horlama ve bademciklerin de çok büyük olduğu hastalarda daha sık olarak tıkayıcı uyku apnesine neden olabilmektedir.
Adenoid dokusu enfeksiyon odağı olarak östaki kanalı fonksiyonlarını etkileyerek orta kulak enfeksiyonlarına özellikle orta kulakta sıvı birikimine neden olur, sinüslerin havalanmasını ve drenajını bozarak kronik sinüs enfeksiyonlarına yol açabilmektedir. Sürekli ağız solunumuna bağlı diş sağlığı ve yüz kemiklerinin gelişimi bozulabilir, yetersiz oksijen alımına bağlı büyüme ve gelişme bozukluğu görülebilir.
Adenoid dokusunun büyümesine neden olan enfeksiyon ve allerji varsa tedavi edilir, tedaviye rağmen adenoid hipertrofisine bağlı burun solunumunun sağlanamadığı durumlarda, vücut savunma sistemi üzerinde katkısı olmayan adenoid dokusunun, yaşa bakılmaksızın alınması gerekir.
Geniz eti ameliyatı; genel anestezi altında ağız açacağı takılır ve adenotom denilen aletle ağız içerisinden girilerek yapılır. Geniz eti ameliyatta tam olarak alınamaz ve genizde bir miktar doku kalabilir. Bu nedenle çok küçük yaşlarda ameliyat edilen hastalarda nadir de olsa ilerleyen yıllarda tekrar ameliyat gerekebilir. Çocuklar aynı gün taburcu edilir ve 3-4 gün sonra okuluna gidebilirler.
ÇOCUKLARDA SİNÜZİT TANI VE TEDAVİSİ
Her çocuk akut sinüzit geçirebilir, çocukluk çağı sinüzitlerinin belirtileri farklıdır. Sadece tanı ve tedavisindeki güçlükler nedeniyle değil göz ve kafa içi yayılmalarına yol açma riski sebebiyle de erişkin sinüzitlerinden farklılık gösterirler.
Çocuklarda sinüzit belirtisi, koyu kıvamlı, sarı-yeşil renkli burun akıntısı, geniz akıntısı, bazen burun kanaması, öksürük, nefeste kötü koku, baş ağrısı (genelde 6 yaşından büyüklerde), huzursuzluk, gözlerin çevresinde şişme ve göz altı morlukları olur.
Çocuklarda tekrarlayan sinüzit ataklarının en sık nedenleri geniz eti, yabancı cisim ve alerjik nezleye bağlı burun tıkanıklığıdır.
Tanı; aileden detaylı bilgi alınır, rutin kulak burun boğaz muayenesi yapılır. Pediatrik(çocuk) endoskopları kullanılarak burun içerisi, sinüs kanalları ve geniz boşluğu ayrıntılı olarak gözlenebilir.
Tedavi; çocuklarda akut sinüzit antibiyotik tedavisine oldukça iyi yanıt verir. Beraberinde akıntı kesici ilaçlar ve burun açıcı spreylerin kısa dönem kullanılması ile burun açıklığı sağlanabilir, varsa allerji tedavi edilmelidir. Özellikle tek taraflı sık tekrarlayan sinüzit ve tedavi ile kesilmeyen akıntı varsa mutlaka yabancı cisim akla gelmeli, endoskopik muayene ile burun boşluğuna bakılmalı varsa yabancı cisim çıkarılmalıdır.